TANRILAR
Biraz mecaz yaparak, toplumumuz da gördüğüm bir  eksiklikten bahsedeğim. 2 Tip Tanrı vardır;
          1)  Allah
         2)  El alem
ne der Tanrısı
Benim gözlemlediğim kadarıyla biz, el alem tanrısına
daha çok inanıyoruz. Toplum olarak inancımızın bu denli yüksek olması, herkesin
içinde yatan bir el alem ne der  Tanrısının varlığıdır. Yaşantımız boyunca
insanlarının düşüncelerini kendi düşüncelerimizden hep daha çok önemsedik ve
şöyle soruyorum kendime ve size kimi memnun ettik? Toplumun kalıplaşmış
metaları haline gelen el alem ile yaşayarak kendi yaşantınızı bir kenara
bırakalı ne kadar zaman oldu?
 Ayna
karşısında giydiğiniz eteği ve gömleği düşünürken, üzerinizde duruşundan çok,  etraftaki insanların bakış açılarını
düşündüğünüz zaman ne kadar geride kaldı? Kendi hayatınızı bir kenara bırakıp, el alemin yönettiği hayatınızın ne kadar farkındasınız ?
Düşündünüz ve belki de geçen zamanda ne kadar el alem
de kimmiş o kadar eğitimli, kendi ayakları üzerinde durabilen bir insanım diyerek
kendinizi avuttuktan 5 saniye sonra bunu böyle yapmasan daha iyiydi,  yine de sen bilirsin diyen birini hatırladınız 
J
Düşünüyorum da Allah insanları yaratırken çift
taraflı heybe ile yaratmış. Ardımıza kusurlarımızı, önümüze de karşımızdaki
insanların kusurlarını koymuş. O yüzdendir ki biz, her seferinde kendimizi değil
karşımızdakini görürüz.
Üzerimizde görmekten yorulduğumuz ama gözünü
üzerimizden çekmeyen elalem ne der tanrısını, bu denli ululaştırıp, ilahlaştıran
kim peki?
Ben, geri kalan zamanımızın biraz da kişisel, el alemden
uzak yaşanması gerektiğini düşünüyorum. Siz de 40 yaşına kadar, 30 yaşına kadar
veya 20 yaşına kadar her neyse el alemli yaşadığınızın farkına varıp, biraz da
kendi istekleriniz doğrultusunda yaşamanız gerektiğini düşünmüyor musunuz ? Bence bize, tek Tanrı yeter de artar bile.
İçimizden geldiği gibi ve el alemsiz yaşayacağımız günlere. El alemsiz kalın 😉