uçağa ilk binecek olan kız

UÇAĞA İLK KEZ BİNECEKLER

UÇAĞA İLK KEZ BİNECEKLER, Ben, hayatta uçağa binmem diyen, otobüs var mis gibi diyen, bu yaşıma kadar
binmedim, bu yaşımdan sonra beni öldürecek misiniz siz diyen herkes burada mı?
🙂


   Bir kaç ay önce bende buradaydım, Yani uçağa binemeyenler
sınıfında. Evet, benim de benzer korkularım vardı ama, bazen hayat bize
yeterince zaman vermiyor ve hayatın kısalığını düşününce nasıl hızlanabiliriz
diye düşündürüyor. Uçakla ilk defa nereye gittim? Bekli merak eden
okuyucularım olabilir, ilk defa İstanbul’a gitmiştim. Aslında nereye gittiğin
veya nereye varacağın çokta önemli değil, vardıktan sonra 😉
     Öncelikle otobüsle yolculuk yapmayı seviyor musunuz
bunun cevabını verin. Antalya’dan-Diyarbakır’a, Muğla’dan İstanbul’a otobüsle
gitmek mi istersiniz, 45dakikada varacağınız yere varmak mı ? Bence çok
düşünmeyin, kimse o kadar yolu otobüsle gidemez. Yanınızda,  24 saat boyunca yolculuk yapacağınız, her
molalarda sigara içen bir arkadaşınızla gitmek ne kadar hoşunuza  gidiyor?
Sorun yok, bende sigara içiyorum, diyenleri duyabiliyorum:) Peki ya molada
kıymalı pide yiyip, üstüne dişini fırçalamayan bir yol arkadaşı 🙂 Onu da
geçtim geceleri üstünüze uyuyan 100 kilo bir teyze( kilolu olmak suç değil ama
o koltuklar tek kişilik:) Teyzeyle  paylaşmak zorunda olduğunuz bir
koltuğunuz 🙂 Bu da tamam olabilir dediniz, gece boyu ağlayıp, susmayan
çocuklar 🙂
uçaktan korkan kişilerin bavulları

Hepimizin çocuğu var, bu da tamam 😉    Ya horlamalar, rüyasında
 konuşanlar,  bitmeyen telefon
görüşmeleri, yaz günüyse ter kokuları 🙂 Tamam işte yazının burasına kadar
geldiyseniz, demek ki biraz olsun ikna oldunuz:)      Tamam da
Ceyda, bu uçak dediğin şey çok pahalı. Elbette ani sürprizler ile
karşılaşmassak biletler inanılmaz ucuz oluyor. Tabi öncesinde almak
şartıyla. Mesela ben, İstanbul’a 40 lira’ya gidiyorum. Yani dönem dönem bakıp,
bileti önceden almak gerekiyor. Mümkün olmadıkça hafta sonuna bilet almıyoruz,
cumadan değil pazartesiden biletimizi alıyoruz. Memuruz ne pazartesisi! eğer
cuma, cumartesi, pazar tatil yapacaksanız bu tatili cumartesi başlatıp;
cumartesi, Pazar, pazartesi yapınız. Hemde sendromsuz pazartesi olmuş olur 😉
bilet tamam, geldi korkulu gün şaka şaka 🙂      
     Ucunda sevdikleriniz var, ah o sevdiklerimiz 🙂 bizi uçağa
da bindirir,
uçaktan da indirir. İyi ki varlar demi 🙂 Boncuk boncuk bakan torununuzun
gözü mesela 😉 Niyeyse sizi emekli ve kızı, oğlu başka şehirde yaşayan
insanlarmış gibi düşünüyorum. Eğer öyle değilse de yalnız değilsiniz, yine de
sıkıntı yok 😉 ne diyordum uçağa binme günü geldi. Heyecanı, zaten hava
alanında uçağa girince hissedeceksiniz. Ondan önce güvenlikten geçip, sonra
bekleme salonuna geçiyorsunuz. Check-in işlemi var, uçakta nereye
oturacağınızın yerini bildiriyorlar. Bunu yaptırıyorsunuz .dilerseniz internetten
de yapabilirsiniz. Check-in yapılan yerde bavulunuzu tartıyorlar. Genelde 15-20
kilo oluyor. Siz aldığınız firmanın internet sitesinde bavul bilgilendirme
kısmını okuyun, sürprizle karşılaşmayın 🙂 Sonra oradan çıkıp, artık
uçağınızın geleceği yöndeki bekleme salonuna geçebilirsiniz.1 saat oradasınız.
uçağa ilk kez binenlerin uçağı

 Ben
insanları ve ruh hallerini anlamaya 
çalışıyorum. Sizde;)kitap, dergi, gazete okuyabilirsiniz. Sonra uçağınız
gelince anons ediliyor. Sıraya geçip kapıdaki güvenlik görevlisi bilgilerinizi
kontrol edip, uçağa nereden bineceğinizi söylüyor. Adım adım gidiyoruz 😉 Merdivenlerden
çıkıyorsunuz. Sizi hostesler karşılıyor. Koltuğunuzu gösteriyor veya
söylüyorlar. Zaten yazıyor çok kolay bulabilirsiniz. İlk kez binenler için
tavsiyem, cam kenarına oturmayın bu aşağıya bakarak heyecanlanmanıza neden
olabilir. Kemerlerimizi bağlıyoruz, telefonlarımız zaten kapalı, aman dikkat
edin;)Sonra pilot konuşuyor. Zaten 1-2 dakika düz hızlanmak için gidiyoruz ki
kalkış gerçekleşsin. İşte burada biraz heyecanlanabilirsiniz. 
uçağa ilk kez binenlerin pasaportlarını koydukları yer

      Önünüzde kitap, dergi ne varsa okumaya başlayın
ki kafanız kalkışta olmasın derken,2 satır okumadan kalkmışız. İşte şimdi artık
çok rahatız
otobüste gerçekleşen sallanma, sarsıntı hiçbiri burada yok. Hostesler geldi
ne yiyip, içeceğimizi sordular söyledik. Ben tost yemiştim. Tostum yapılıp
geldi. Biraz yedim, İçeceğimi içmeye başladım. İniş sağlanıyor dediler, çok
şaşırmıştım. Daha Muğla il sınırlarında olabileceğim sürede, İstanbul’a
gelmiştim.
    Evet inişi kalkış kadar hissetmiyoruz. İndik bile, uçaktan
çıkıp bavulumuzu hava alanı içine ilerleyip, bavul alma yerinden alabiliriz. Nereden
geldiğimizin yazdığı,   döner bavul alma
yerleri var. Oradan alıyoruz .İşte bu kadar, korkacak hiçbir şey yok ve%95 gibi
bir oranla, en güvenli yol hava yolu esen kalın iyi uçuşlar 🙂     
uçağa ilk kez binenlerin gittikleri havaalanları